Keban barajının yapımı sırasında İstanbul Üniversitesi ve ODTÜ tarafından yapılan kurtarma kazılarında elde edilen arkeolojik malzemeler Keban ve çevresinin tarihine önemli ölçüde ışık tutmuştur. Kazılarda çıkan malzemeler Elazığ Arkeoloji ve Etnografya müzesinde sergilenmektedir. Tarihi belgelerin ışığı altında Keban ve çevresinin tarihi ile ilgili olarak şu bilgileri verebiliriz. Ele geçen malzemeden anlaşıldığı kadarıyla Keban ve çevresinde Kalkolitik çağa (M.Ö.5500-3500) ait yerleşmelerde görülen basit taş temelli , kerpiç duvarlı, düz damlı evlerden ve mezarlardan elde edilen zengin buluntulardan yöreye özgü bir kültürün varlığı ortaya çıkarılmış ve ayrıca bu bölgenin Kuzey Suriye, Mezopotamya, İran ve Orta Anadolu ve yakın ilişki içinde olduğu saptanmıştır. Bu çağın sonlarına ait Korucutepe’ deki mezarlarda bakır, kurşun ve gümüş gibi madenlerden yapılmış eşya ele geçirilmiştir. İlk Tunç çağında (M.Ö.3500-2000) Keban baraj gölü alanı çok yoğun bir yerleşime sahne olmuştur. Bu çağın son evresine ait olan Norşuntepe’ deki saray, bölgenin mimari zenginliğini ortaya koymaktadır. Bu yerleşmelerde ayrıca insan yüzü betimlemelerini yansıtan kutsal ocaklar ortaya çıkarılmıştır. Değirmentepe, Taşkun mevkii, Pağnik, Kalaycık yerleşmelerinde de çağın sanatını yansıtan boya bezekli ya da kabartmalı çanak çömlekle, pişmiş topraktan, taştan ve kemikten aletler ele geçirilmiştir. M.Ö. 2000 yıla tarihlenen Orta Tunç ve Son Tunç çağlarında Keban bölgesi Hititler’ in komşusu İşuvalılar’ ın egemenliğine girmiştir. Bu çağın büyük merkezleri kabul edilen Korucutepe ve Norşuntepe’de anıtsal surlar, yer altı geçitleri ve özellikle Hitit (Luvi) hiyeroglifi ile yazılı mühür ve mühür baskıları bulunmuştur. Asur ticaret kolonileri ve Hitit dönemleri çanak çömlek örneklerine Tepecik’ te de rastlanmıştır. M.Ö.1000 yılda başlayan Demir çağında Keban yöresinin Urartu krallığının sınırları içerisinde bulunduğu , Norşuntepe, Değirmentepe, Haraba gibi merkezlerde yapılan kazılardan ve Palu yazıtından saptanmıştır. Ayrıca Norşuntepe’ de kuyu tipi bir mezarda bulunan at iskeletlerinden bölgenin İskit akınlarına uğradığı da anlaşılmıştır. Pağnik, Kalecik, Kalaycık, Kilisedüzü, Aşvan, Taşkunkale ve Haraba’ da, Keban’ın Hellenistik dönemde yoğun olarak iskan edildiğini gösteren buluntular çıkarılmıştır. Bu merkezlerde eski adı Arsamosata olan Haraba ve yuvarlak burçlu suruyla Pağnik dikkat çekicidir. Keban baraj gölü alanındaki Bizans kalıntılarının üstünde M.S. 11-13. Yüzyıllarda yoğun bir Selçuklu yerleşiminin varlığı saptanmıştır. Bu dönem kalıntıları Haraba, Tepecik, Taşkunkale, Aşvan Han İbrahim Şah, Kalaycık ve Kalecek’ te bulunmuştur. Taşkunkale ve Kalaycık’ taki İlhanlı yapıt ve sikkeleriyle Kalaycıktaki Artukoğulları sikkeleri kalıntıların tarihlenmesine yardımcı olmuştur.
Sayfa adresi: http://www.turkiyedegez.com/1355-keban_baraji-hakkinda-bilgi.html
1)Akgün Elazığ Hotel Adres:Üniversite Mahallesi, Şehit Korgeneral Hulusi Sayın Caddesi, No:20, Merkez/Elazığ Telefon:Telefon : 424 248 20 00
1)Koçoğlu Restaurant Adres:Malatya Yolu Çocuk Islahevi Yani No:3 Telefon:(0424) 248 3150
Herhangi bir yorum yazılmamış. İlk yorum yazan siz olun... |
Keban Barajı, Elazığ ili, Merkez ilçesi, Keban Barajı neresi, Keban Barajı nasıl gidilir, Keban Barajı nerede, Keban Barajı hakkında, Elazığ, Merkez, Gezi Sitesi, Gezi, Tatil, Tatil Sitesi, Tatil Yerleri, Gezi Yerleri